Daha önce de yazmıştım. Türkiye 1,5 milyon traktör sayısıyla bu alanda dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri. Ancak madalyonun öbür yüzü o kadar parlak gözükmüyor.
21.01.2013
515
Çünkü mevcut traktör parkının yaklaşık yüzde 40’ı yani 600 bin kadarı hurda konumunda. Tabii bu sürdürülebilir bir durum değil. Hattat Tarım Genel Müdürü Abdullah Akkuş ile traktör sektörünü konuştuk.
Abdullah Akkuş, “2023 yılında dünyanın ilk 5 tarım ülkesinden biri olmayı amaçlayan Türkiye, hurda traktörlerle bu hedefi tutturamaz. Dünya nüfusu giderek artıyor, tarım alanları ise daralıyor. Gıda ihtiyacı önümüzdeki yıllarda daha da çok artacak. Dolayısıyla tarım ve tarımsal sanayinin geleceği çok açık. Ancak 1,5 milyon traktörün 600 bini 25 yaşın üzerinde. Bunlar yağ yakıyor, ekonomik ömrünü tamamlamış. Öncelikle bu 600 bin traktörün toparlanıp hurda indirimi ve teşvikle yenisiyle değiştirilmesi gerekiyor ki ortalık temizlensin. Bu çerçevede Hükümetin traktörlerde emisyon standardının yükseltilmesine ilişkin kararını erken buluyoruz. Yağ yakarak çevre kirliliğine yol açan traktörlerin hurda indirimiyle yenilenmesi bize göre çok daha öncelikli. Bu otobüs ve kamyonlarda yapılıyor ama traktörde hiç yapılmadı. Bir yandan yağ yakan traktör, bir yandan da havadan daha temiz bir traktör yapmaya çalışıyoruz. 2014’ten sonra çiftçinin cebinden 5-6 bin lira daha fazla para çıkacak olması satışları da düşürecek” diyor.
Çiftçi desteklenmeli
Akkuş, “Türkiye’de 2011 yılında 63 bin traktör satıldı. 2012’de ise pazar
45-46 binlerle kapanmış olacak. Bu arada bazı ürünlerin para etmemesi, sel baskınları gibi sebeplerle çiftçi özellikle 2012 yılında ekonomik olarak geri gitti. Çiftçinin daha fazla desteklenmeye ihtiyacı olduğunu her vesile ile söylüyoruz. Bakın mesela Polonya AB üyesi bir ülke olmasına rağmen çiftçisine traktör alımında yüzde 50 hibe destek sağlıyor. Türkiye’de de böyle bir destek olmalı” diye konuşuyor.
Stratejik pazar Afrika
Yılda 15 bin traktör üretim kapasitesine sahip olduklarını söyleyen Abdullah Akkuş sözlerini şöyle sürdürüyor: “2012’de Afrika’yı stratejik pazar olarak seçtik. Hattat markası ile Tunus, Cezayir ve Senegal’den sonra Sudan’da gerçekleştirdiğimiz 2 bin adetlik traktör satışıyla Afrika pazarındaki ihracat bağlantılarımızı 2013 yılında da artırarak devam ettireceğiz. İç piyasada 45-47 bin satış hacmi var. Biz yeni yılda yüzde 8’lik bir pazar payı hedefliyoruz. Yeni, genç ve gelişen bir şirketiz ama iddialı hedeflerimiz var. 2015 hedefimiz yüzde 15 pazar payı, 500 milyon dolar ciro. 19 ana modelimiz, 170 opsiyonumuz bulunuyor. Bu piyasada yaklaşık 34 firma satış yapıyor. İlk 5’teyiz, 2015’te ilk 3’te olmak istiyoruz. Müşteri isteklerine daha hızlı cevap veren bir firmayız. Çünkü kendi yedek parça üretimimiz var. Bu bize avantaj sağlıyor. Müşteri istediği takdirde 2 gün içinde yedek parçasını alabiliyor. Yurtdışında her ülkede bir bayi dersek 30, yurt içinde de 60 bayimiz var. 2013’te bayi sayımızı 70’e çıkarmayı hedefliyoruz.”
İZMİR'DE İDDİALI
Akkuş “Geçen yıla göre İzmir’deki pazar payını 6 kat artırdık. Hattat Traktör, yeni ürünleri ile bölgenin ilgi odağı olmaya devam edecek. Hattat Tarım, 2007 yılında Hattat markasıyla ve tamamen yerli üretimiyle traktör sektörüne girdi. Ekonomik krize rağmen 5 yıl gibi kısa sürede 19 farklı model çıkartarak traktör sektöründe bir ilke imza attı. Ayrıca Hattat Traktör’ün yanı sıra Valtra ve Ferrari markaları ile çiftçilerimize ulaşıyoruz. İzmir bölgesine ise ayrı bir önem veriyoruz. Burası ülkenin en önde gelen tarım potansiyellerinden birine sahip. Özellikle Bahçe Serisi traktörlerimiz İzmirli çiftçiler tarafından tercih ediliyor. Traktörlerimiz ekolojik tarımı destekliyor ve az yakıt tüketimiyle çiftçinin cebini düşünüyor. Hattat Tarım Makinaları olarak çiftçilerin ihtiyaçlarını dikkate alıyor, her geçen yıl güçlü bayileri bünyemize katarak daha fazla çiftçiye daha kaliteli hizmet sunuyoruz” dedi.