|
Türkiye tarım topraklarında organik madde seviyeleri tükenme noktasına kadar geldiğinden birim alan verimleri dünya ortalamasının oldukça altında seyrediyor.
|
4.05.2015
623
|
Tarlasera Dergisi toprağı organik maddece zenginleştiren doğal yardımcılar humik asit ve leonarditin verime etkisini Mayıs sayısında inceledi.
Dünyada hızla artan nüfusun tarım sektöründe yarattığı en önemli ihtiyaç, birim alan verimlerini mümkün olan en yüksek seviyeye çıkarabilmek. Verimli ürünün verimli toprakla alınabileceği gerçeği tüm dünya ülkelerinin tarım gündeminde çoktan ilk sıraları alırken, toprağın verimlilik düzeyini ise topraktaki organik madde (humus) varlığı ve pH (reaksiyon) seviyesi belirliyor. Aylık Tarım ve Kültür Dergisi tarlasera Mayıs sayısında, toprağın verimlilik düzeyini arttırmaya yardımcı olan humik asit ve leonarditi ele aldı. Habere göre, humik asit ve leonardit gibi yardımcı ürünler kullanarak toprakta yeterli organik madde (humus) varlığını sağlamak, yüksek pH seviyelerini ise optimum sınırlara yaklaştırmak mümkün.
Doğanın organik eli
Hayvansal ve bitkisel organizmaların milyonlarca yıl boyunca fosilleşmesiyle oluşan humik asitler; torf yataklarında, linyit katmanlarında, taze su kaynaklarında ve leonardit madeninde bulunuyor. İçeriğinde fulvik asit, karbon, makro ve mikro besin elementlerini barındıran bu doğa mucizesi, gerek toprak gerekse bitkilerin ihtiyaç duyduğu yaşamsal besin maddeleri ve organik vitaminlerin en doğal yolla karşılanmasını sağlıyor. Karbon ve makro/mikro besin maddelerini içeren humik asit ve leonardit, toprağın havalanma, su tutma ve pH özelliklerini iyileştiriyor. Humik asitler toprağa uygulanabilmesinin yanında, bitkinin protein ve kuru madde biriktirme kapasitesini arttırmak amacıyla yapraktan da verilebiliyor. Yapraktan verilen humik asit, ürünün iri, dolgun, homojen görünümlü ve canlı renkte olmasını sağlıyor. Ayrıca organik madde içeriğindeki doğal antibiyotikler, bitkilerde enfeksiyon hastalıklarına karşı doğal bir korunma sağlıyor.
Toprağın da bir tansiyonu var
Toprak verimliliğini etkileyen diğer bir bileşen de, toprağın pH derecesi. İşlev olarak insandaki tansiyona benzeyen toprak pH'ının değeri, besin elementlerinin topraktaki hareketliliğini ve buna bağlı olarak bitkilere yarayışlılık durumunu tayin ediyor. Bu bağlamda, bitkilerin topraktan en iyi şekilde faydalandığı ideal pH değerleri 6,7-7,3 aralığındaki değerler oluyor. pH derecesi bu optimum sınırlardan aşağı ya da yukarı doğru saptıkça topraktaki mikroorganizma faaliyetleri de o ölçüde yavaşlıyor. Bu durumda besin elementleri toprağa sıkıca bağlanıp kilitlenerek bitkiler için alınamaz forma dönüştüğü gibi, verilen gübreden de etkin bir sonuç alınamıyor. Bu açıdan toprak pH'ını düzenleyen humik asit ve leonardit önem kazanıyor.
Türkiye'de üreticilerin toprağa bilinçli yaklaşması ve 'toprağını tanıyarak' işe başlaması şart. Yüksek verim ve kârlılığa hazır bir toprak inşa etmenin sırrı ise, üretime başlamadan önce toprak analizi ile toprağın organik madde ve pH düzeyini net olarak ortaya koymak; gerekli humik asit ve leonardit kaynaklarını üretim sürecine dâhil etmekte saklı.