|
Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Kadir Güven, yürürlüğe giren yeni kanun ile tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesinin sona erdiğini söyledi.
|
2.06.2014
415
|
Kadir Güven konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Tarım arazilerinin toplulaştırılmasını, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ve Türk Medeni Kanunu'nda değişikliği öngören 6537 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 15 Mayıs 2014 tarih ve 29001 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. İlimizde 21 bin 500 hektar alanda arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmetleri projeleri kapsamında çalışmalarımız sürmektedir. Ancak arazi toplulaştırma projeleri, proje sonrasında tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesini engelleyememektedir. Miras yoluyla bölünen tarım arazileri bir ailenin geçimini sağlayamayacak küçüklüğe eriştiğinde ise iç göç, sahipsiz ve boş kalan tarım alanları ile tarımsal üretimde azalma kaçınılmaz oluyor. Oysaki artan nüfusun gıda talebini karşılayabilmek için tarımsal üretimi artırmak hedefimiz olmalıdır. Tarım arazilerinin toplulaştırılmasını sağlamayı, tarımsal üretimi ve kalkınmayı artırmayı amaçlayan 6537 sayılı Kanun TBMM'den geçerek, 15 Mayıs 2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi" dedi.
BÖLÜNEMEZ EŞYA NİTELİĞİ KAZANMIŞ OLACAK
Kanuna göre; asgari tarımsal arazi büyüklüğü, bölge ve yörelerin toplumsal, ekonomik, ekolojik ve teknik özellikleri gözetilerek bakanlık tarafından belirleneceğini, belirlenen asgari büyüklüğe erişmiş tarımsal arazilerin, bölünemez eşya niteliği kazanmış olacağını belirten Güven, "Asgari tarımsal arazi büyüklüğü; mutlak tarım arazileri, marjinal tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektardan küçük belirlenemeyecek. Bakanlık asgari tarımsal arazi büyüklüklerini günün koşullarına göre artırabilecek. Tarım arazileri bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemeyecek, hisselendirilemeyecek. Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedi artırılamayacak. Ancak, tarım dışı kullanım izni verilen alanlar veya çay, fındık, zeytin gibi özel iklim ve toprak ihtiyaçları olan bitkilerin yetiştiği alanlarda arazi özellikleri nedeniyle belirlenen asgari tarımsal arazi büyüklüğünden daha küçük parsellerin oluşması gerekli olduğu takdirde, Bakanlığın uygun görüşü ile daha küçük parseller oluşturulabilecek. Tarımsal araziler belirlenen yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin altında ifraz edilemeyecek, bölünemeyecek. Tarımsal arazilerin bu niteliği şerh konulmak üzere Bakanlık tarafından ilgili Tapu Müdürlüğüne bildirilecek. Yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin hesaplanmasında, aynı kişiye ait ve bakanlıkça aralarında ekonomik bütünlük bulunduğu tespit edilen tarım arazileri birlikte değerlendirilecek. Yeter gelirli tarımsal arazilerin ekonomik bütünlüğe sahip olmayan kısımları bakanlığın izni ile satılabilecek. Mirasa konu tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazilerde mülkiyetin devri esas olacak. Mirasçılar arasında anlaşma sağlanması halinde, mülkiyeti devir işlemleri mirasın açılmasından itibaren bir yıl içinde tamamlanacak" şeklinde konuştu.
SATIŞA HAKİM KARAR VERECEK
"Mirasçılar arasında anlaşma sağlanamadığı takdirde, mirasçılardan her biri yetkili sulh hukuk mahkemesi nezdinde dava açabilecek" diyen Kadir Güven şunları kaydetti: "Bu durumda hakim yeter gelirli tarımsal arazi mülkiyetini; tarımsal gelir değeri üzerinden ehil mirasçıya devrine, birden çok ehil mirasçı olması halinde, öncelikle asgari geçimini bu yeter gelirli tarımsal arazilerden sağlayan mirasçıya devrine, ehil mirasçı olmaması halinde mirasçılar arasında en yüksek bedeli teklif eden mirasçıya devrine, birden fazla ehil mirasçı olması ve mirasçılardan birinin miras dışı tarımsal arazilere sahip olması durumunda, mirasçının mevcut arazilerini yeter gelirli tarımsal araziye ulaştırmak için bu mirasçıya devrine, mirasa konu yeter gelirli tarımsal arazinin kendisine devrini talep eden mirasçı bulunmadığı takdirde hakim satışına karar verebilir. Yeter gelirli tarımsal araziler birden çok yeter geliri sağlayan tarımsal arazi büyüklüğüne bölünebiliyorsa, Sulh Hukuk Hakimi bunlardan her birinin mülkiyetini kanunda belirtilen hükümler çerçevesinde mirasçılara ayrı ayrı devrine karar verebilir."
ÖNALIM HAKKI
Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Kadir Güven açıklamasını şöyle tamamladı: "Ortaklardan birinin payını üçüncü bir kişiye satması halinde, diğer ortaklar önalım hakkına sahiptir. Tarımsal arazilerin satılması halinde sınırdaş tarımsal arazi malikleri de önalım hakkına sahiptir. Tarımsal arazi, sınırdaş maliklerden birine satıldığı takdirde, diğer sınırdaş malikler önalım haklarını kullanamaz. Önalım hakkına sahip birden fazla sınırdaş tarımsal arazi malikinin bulunması halinde hakim, tarımsal bütünlük arz eden sınırdaş arazi malikine önalıma konu tarımsal arazinin mülkiyetinin devrine karar verir. Önalım hakkının kullanılmasında Türk Medeni Kanunu hükümleri uygulanır. Ehil mirasçıya ait nitelikler, Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek. Bakanlık, gerekli hallerde asgari tarımsal arazi büyüklüğünün altındaki tarımsal arazileri toplulaştırabilecek veya bu Kanun kapsamında değerlendirmek üzere kamulaştırabilecek. Toplulaştırma uygulamalarında, tahsisli araziler asgari tarımsal arazi büyüklüğünün altındaki araziler ile birleştirilerek asgari büyüklükte yeni tarımsal araziler oluşturulabilecek."