|
Samsun genelinde 2013 yılı Bitki Sağlığı ve Karantina Program ve Prensipleri doğrultusunda yapılan survey çalışmalarında alınan numuneler için; Karadeniz Tarımsal araştırma Enstitüsü tarafından yapılan analizlerle sert çekirdeklilerde (kayısı) plum poxpotyvirus (şarka virüsü) tespiti yapıldı.
|
3.07.2013
622
|
Konuyla ilgili açıklama yapan Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Kadir Güven, "Yaprak biti çok kısa sürede virüsü alır ve sağlıklı bitkiyi anında bulaştırabilir. Çeşitli sert çekirdekli meyve türlerinde (prunus spp.) sarkanın belirtileri, genel olarak yaprak ve meyvede görülür. Virüsün sadece bir kaç ırkı yara oluşumuna, dokuların ölmesine, daha sonra ağacın tümden ölümüne neden olur. Virüsün konukçusunda dağılımı homojen olmadığından genellikle lokal belirtiler şeklinde ortaya çıkar. Belirtiler ilkbaharda ilk yapraklanma devresinde görülebilir ve mayıs ayından sonra kaybolur.
Bazı yıllar eylül ayında veya daha erken tekrar ortaya çıkabilir. Kayısı ağaçlan bu etmenin birçok ırkının konukçusu olmakla birlikte, duyarlılık açısından çeşitler arasında farklılıklar görülür. Meyvelerdeki belirtiler, parlak sarı halkalar veya çekirdeğe kadar ulaşan derin yaralar şeklindedir. Çekirdek üzerinde sarı veya krem rengi halkalarla çevrili koyu noktalar şarkanın tipik belirtilerindendir. Bazı kayısı çeşitlerinde sadece meyve belirtileri görülürken, bazılarında daha çok yaprak belirtileri görülür. Şeftali çeşitlerinde tomurcuk dökülmesi ve taç yapraklarda pembemsi çizgiler oluşmasına neden olur. Duyarlı çeşitlerde yaprak belirtileri ilkbaharda hemen ortaya çıkar. Yaprakların ikincil ve üçüncül damarları boyunca sararma veya yaprak kenarlarına doğru sarımsı benekler ve haleler şeklinde görülür. Yaprak belirtileri çok tipik olup, alışkın bir göz kolayca tanıyabilir. Bu halkalar meyve yeşilken daha belirgin olup, olgunlaşınca zor fark edilir" dedi.
Kadir Güven, şarka virüsü ile mücadele konusunda şu bilgileri verdi: "Etmenle mücadelede; virüsten ari sertifikalı fidan kullanılmalıdır. Virüsün enfeksiyon kaynaklarının ortadan kaldırılması en etkin önlemdir. Anaçlıkların çevresinde yaklaşık 1000 m'Iik mesafe içinde sarkanın konukçusu olan bitkiler yetiştirilmemelidir. Her yıl anaç parsellerdeki bütün ağaçlar görsel olarak tek tek incelenmeli, serolojik, biyolojik ve moleküler metotlarla dönüşümlü olarak testlenmelidir. Anaçlığın büyüklüğüne göre kontrol işlemi 3-4 yılda tamamlanıp ilk testlenen ağaçlardan tekrar başlanmalıdır.
Fidanlıklar ticari bahçelerden en az 100 m uzakta olmalı, vejetasyon boyunca belirtilerin en iyi ortaya çıktığı dönemlerde fidanlar görsel olarak incelenmelidir. Virüsün doğal enfeksiyon kaynağı olabileceğinden dolayı, orman ve açık arazide bulunan yabani erik, kiraz ve badem ile otsu konukçular temizlenmelidir. Virüs vektörü yaprak bitlerinin mücadelesi ilgili Zirai Mücadele Teknik Talimatına göre yapılmalıdır. Hastalığa karşı dayanıklı çeşitler yetiştirilmelidir. Şarka, iç ve dış karantinaya tabi bir hastalık olup, bulaşık olmayan bölgelerin korunması için bulaşık bölgelerden bu bölgelere fidan nakli önlenmelidir."
Kadir Güven, üreticilerin karantinaya tabi hastalık ya da zararlıların bölgeye bulaşmasında menşei belli olmayan fidanlarla bahçe tesisi yapmamaları, özellikle yaprak biti trips gibi zararlılarla doğru biçimde mücadele etmeleri ve bahçelerinde her zamankinden farklı bir durumla karşılaşmaları durumunda en yakın il/ilçe müdürlüğüne müracaat etmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.
TarimsalPazarlama.com