İl Müdürü Songül Kadıoğlu, il müdürlüğü olarak çiftçilere örnek olması bakımından Merkeze bağlı Yavuzlu köyünde 13.5 dekarlık alanda ve Mısırcık köyünde 8 dekar alanda kuru şartlarda "Aspir" bitkisi demostrasyonu yapıldığını belirterek, "Fosil yakıtların yakılması, arazi kullanımı değişiklikleri, ormansızlaşma ve sanayi süreçleri gibi insan etkinlikleri sonucunda, atmosferdeki sera gazı birikimleri hızla artış göstermiş ve bu yüzden, günümüzde iklim değişikliği meydana gelmiştir. Özellikle bölgemizde gece hava sıcaklıklarının artıp kış yağışlarının azalması şeklinde ortaya çıkan iklim değişikliği bizleri alternatif ürün kaynaklarını yetiştirmeye teşvik etmiştir. Aspir; genellikle 80-100 cm arasında boylanabilen, dikenli ve dikensiz formları olan, dikenli formların dikensizlere göre daha fazla yağ içerdiği, sarı, beyaz, krem, kırmızı ve turuncu gibi değişik renklerde çiçeklere sahip, tohumları, beyaz, kahverengi ve üzerinde koyu çizgiler bulunan (ender durumlarda siyah tohumlara da rastlanabilir), dallanan ve her dalın ucunda içerisinde tohumları bulunan küçük tablalar oluşturan, renkli çiçekleri (petal) gıda ve kumaş boyasında kullanılan, derinlere gidebilen bir kazık kök sistemine sahip, tohumlarında yüzde 30-50 arasında yağ bulunan, Linoleik (Omega-6) ve Oleik (Omega-9, zeytin yağı kalitesinde) olmak üzere 2 ayrı tipi olan, yağı yemeklik olarak kaliteli, biodizel yapımında da kullanılabilen, küspesi hayvan yemi olarak değerlendirilen, kuraklığa dayanıklı, yazlık karakterde ve ortalama 110-140 gün arasında yetişebilen tek yıllık bir uzun gün yağ bitkisidir" dedi.
Buğday-arpa tarımında, toprak hazırlığından ürünün depoya alınmasına kadar geçen sürede kullanılan bütün alet-ekipmanlar aspir tarımında da kullanılabileceğini ifade eden Kadıoğlu, "Bu özelliğinden dolayı, üreticiler tarafından benimsenmesi daha kolay ve çabuk olacaktır. Toprak bakımından çok da seçici olmasa da, derin, verimli tınlı, drenaj problemi olmayan ve su tutma kapasitesi yüksek, pH değeri nötr veya nötr'e yakın (pH 5-7) olan topraklar aspir tarımı için idealdir. Daima bu tip topraklar tercih edilmelidir. Ancak, kıraç alanlarda da başarılı bir şekilde yetişebilmektedir.Toprak hazırlığı olarak, eğer tarla, bir önceki bitkiden sonra aspir ekimine kadar boş bırakılacaksa, sonbaharda veya ilkbaharda pullukla sürülmelidir. Ekimden önce ise, diskaro ile ekime hazırlamak yeterli olacaktır. Ekimden önce, toprak tahlili yaptırılarak eksik olan bitki besin maddeleri tamamlanmalıdır. Köklerin derinlere gidebildiği göz önüne alınarak, toprak tahlillerinin 1-1,5 m derinlikten alınan örneklerle yapılması gerekir.
Etkili kök derinliğinde, bitkinin alacağı besin maddeleri mevcut olmalıdır. Aspir bitkisi 3,5-4 ay gibi kısa bir sürede yetişebildiği için, gerekli olan bütün gübrelerin ekimden önce bir seferde toprağa serpilip karıştırılması gerekir" şeklinde konuştu.
Aspir; yazlık bir bitki olduğundan bahar ayında ekilmesi gerektiğini vurgulayan Kadıoğlu, şöyle devam etti:
"Ancak, kışları fazla soğuk olmayan, ılıman bölgelerde kışlık olarak da ekilmesi mümkündür. Değişik sıra aralıklarında ekim yapılmasına rağmen, yabancı ot mücadelesi ve kontrolü açısından, sıra arasının dar tutulması en iyi yöntem olarak kabul edilmektedir. Bu amaçla, tavsiye edilen en uygun sıra arası, 15-20 santimdir. Dekara atılacak tohumluk miktarı ortalama olarak 5 kilogramdır. Ekim derinliği, toprak şartlarına göre değişiklik gösterse de, 3-5 santimlik ekim derinliği en idealidir. Hasat, zamanında, geciktirilmeden hemen yapılmalıdır. Aksi takdirde, tanelerde renk değişikliği ve eğer o dönemde yağış olursa da tablalarda bulunan tanelerin çimlenmesi söz konusu olacaktır. Hububat hasadında kullanılan biçerdöverler, aspir hasadında da rahatlıkla kullanılabilir. Ancak, makinenin ayarlarının uygun bir şekilde yapılması zorunludur. Aspir yağlık bir ürün olduğu için, sanayide yağ elde etmek üzere değerlendirilir. Yağ alındıktan sonra geriye kalan küspe içerdiği yüzde 22-24 protein nedeniyle de iyi bir hayvan yemi olarak değerlendirilebilmektedir."