Pisidia Antiocheia Antik Kenti'nde Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) adına 8 yıldır kazı çalışmalarını yürüten Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof.Dr. Mehmet Özhanlı, bu yılki kazı çalışmalarının Roma atriumlu evde devam ettiğini söyledi. Yapılan kazıda ilginç sonuçlar ortaya çıktığını aktaran Prof.Dr. Özhanlı, "Mimari açıdan baktığımızda burada çıkan küçücük verileri değerlendirerek bizden önceki sosyal yaşantının nasıl olduğuna yönelik izler bulduk" dedi.
KULLANILDIĞI YERDE BULUNDU
Evin depo kısmı olarak kullanılan mekan içerisinde 7 pitos (büyük küp) ortaya çıkarıldığını vurgulayan Prof. Dr. Özhanlı, "Bu pitosların bazısının içerisinde in sutu halinde (bir buluntunun gündelik yaşamda kullanıldığı yerde ele geçmesi) olarak tahıllara rastlanıldı. Bu tahıllar bize Yalvaç'ta Bizans ya da Romalıların döneminde yaşamış insanların ürettikleri ürünler hakkında bilgi sunmaktadır" diye konuştu.
"BUĞDAY, NOHUT, ARPA ORTAYA ÇIKARILDI"
Elde edilen materyaller ışığında geçmişte de tarımsal ürünlerin günümüzle aynı olduğu verilerinin ortaya çıktığını kaydeden Prof.Dr. Özhanlı, "Bugün Yalvaç'ta üretilen buğday, arpa, nohut, fasulye, mercimek ya da haşhaş gibi ürünlerin o dönem içerisinde de üretilmiş olduğunu, ele geçen veriler bize belgelemiş oldu. Bunlardan bazı örnekler var. Burada epey miktarda nohut açığa çıkarıldı. Aynı zamanda mercimek bulundu ki bugün yeşil mercimek olarak adlandırdığımız mercimek türüne benziyor. Bir diğer örnekte haşhaş ve fasulye aynı yerde bulundu" diye konuştu.
"KENT ARAP AKINLARINDA YAKILMIŞ"
Geçen yıllarda yapılan kazılarda kentte büyük bir yangın çıktığına ilişkin veriler elde ettiklerine ve bu yılki verilerin bunu daha da kuvvetlendirdiğine dikkati çeken Prof. Dr. Özhanlı, şöyle dedi:
"Bu malzemelerin gelmiş olduğu tabaka da bizim için önemli. Çünkü bu bir yanık tabakasında ortaya çıkarıldı. Daha doğrusu konut yanıp yıkıldıktan sonra altında kalmış bu depolama kapları bize kentin tarihiyle ilgili veriler sunmakta. Zira geçen yıl ulaştığımız sonuçlarda özellikle 713 yılında Arap akınlarıyla kentin büyük bölümünün yangın geçirmiş olduğuydu. Burada da o yanık tabakasının devam ettiğini görüyoruz. Ancak bu yanık tabakası 8'inci Yüzyıl'daki Arap akınlarıyla meydana gelen yanık tabakası mı yoksa daha sonra geç dönemde bir yanık mı olduğunu şimdi ayırt etmemiz mümkün değil. Bu kazı sezonu sonunda buradaki yaşamın ne zaman terk edilmiş olduğunu daha detaylı verilerle ortaya koyabiliriz. Şimdilik sadece evin depo kısmında bulunmuş olan bu materyallerle Bizans döneminde daha doğrusu Doğu Roma döneminde buradaki günlük yaşantıda tüketilen gıdaların neler olduğunu arkeolojik olarak belgelemiş bulunmaktayız."
"ARKEOLOJİK AÇIDAN OLDUKÇA ÖNEMLİ"
Pitosların sıralı halde bulunduğu yerin 4'üncü yüzyıl sonrasında kiler olarak kullanıldığını tespit ettiklerini vurgulayan Prof.Dr. Özhanlı, "Bu ambarda saklanan malzemelerin büyük küpler içerisine konulmuş olduğu ve bugün de Yalvaç'ın ihtiyacını karşılayan nohut, fasulye, mercimek ve tabi ki haşhaş gibi gıdaların burada korunmuş olduğunu, burada konutta yaşayan insanların bu malzemeleri tüketmiş olduğu anlaşıldı. Arkeolojik açıdan oldukça önemli bir veri. Tahıl türü malzeme çok iyi korunan bir malzeme değil, çok hızlı çürüyebilen bir malzeme. Bu yanık tabakasında ele geçmesinden dolayı çok sağlam bir şekilde ele geçti. Böylece bizim için güzel bir arkeolojik veri oluşturdu" dedi.