|
Yozgat Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Ziyaaddin Özdemir, devam eden hububat hasadı sonrasında tarlada kalan anızın yakılmasının yanlış olduğuna dikkat çekti.
|
16.07.2014
390
|
Özdemir, anız yangınlarının toprağın yapısında ve bitki büyümesinde önemli fonksiyonu olan organik maddeyi azalttığını, sıcaklığının yükselmesi sonucu toprağın mikrobiyolojik aktivitesinin gerilediğini, biyolojik dengenin bozulduğunu belirtti.
Yozgat'ta önceki yıllara oranla hasat sonrası yangın olaylarının azaldığını, ancak tamamen sonlandırılması gerektiğine vurgu yapan Ziyaeddin Özdemir, anızın yakılması sonucu toprağın 2 santimetrelik üst kısmının da yandığını hatırlattı. Özdemir, "Oysa ki bir santim toprağın oluşması için tam bin yıl geçmesi gerekiyor. Biz bir anda 2 santim, yani 2 bin yılda oluşmuş bir toprağı yakmış oluyoruz" dedi.
Toprağın 10 santimetrelik kısmındaki canlıların yüzde 90'ının yandığını belirten Özdemir, anız yangını olmuş yerlere bakıldığında, gübre yapan çiftçi dostu bir canlı olan solucanın çıkmadığının görüldüğünü belirtti. Özdemir, "Yağmur yağmadığı zaman toprak bundan hemen etkileniyor. Bu da anız yangınlarından kaynaklanıyor. Toprak üzerinde bulunan anız, yaz sıcaklarında toprağın güneş ışınlarından korunmasını, toprağın nemli kalmasını sağlıyor. Eğer anız yangını olmuşsa, tarlalar kapkara bir görünüm alıyor ve koyu renkte, güneş ışınlarını daha çok çekiyor ve ısıyı topluyor. Bu da toprağın daha çok zarar görmesine neden oluyor" dedi.
ANIZ YANGINI TOPRAĞIN VERİMİNİ DÜŞÜRÜYOR
İl Müdürü Ziyaaddin Özdemir, köy muhtarlarına gönderilen çiftçi mektubunda ise, çoğu zaman alışkanlık haline geldiği için yasak olduğu halde anız yakma olaylarıyla karşılaşıldığına dikkat çekti. Özdemir, hububat hasadı sonrasında geriye kalan anızın yakılmasının orman yangınları, telefon ve enerji iletim hatlarının yanması, sis oluşumu nedeniyle çeşitli trafik kazalarına yol açması, hasat edilmemiş komşu tarlalara yangın sıçraması, yakın köylerdeki hayvan barınaklarının ve yerleşim birimlerinin yanması gibi birçok riskleri ortaya çıkardığına ve her yıl milyarlarca liralık maddi zarara yol açtığına dikkat çekti. Özdemir, "Anız yangınları toprak içerisindeki faydalı canlıların ve topraktaki organik maddenin yanarak yok olmasına, bitkilere yarayışlı besin maddelerini azalmasına ve verimliliğin düşmesine neden olmaktadır" dedi.
Özdemir, anız yangınlarının ortadan kaldırılması için uygulanması gereken önlemleri de şöyle sıraladı:
"Biçerdöverle hasattan sonra tarlada kalan saplar sap parçalama makinesi ile parçalanıp, parçalanmış saplar tırmıklarla toplanmalıdır. Biçerdöverle hububat hasadı, toprak yüzeyine yakın yapılmalıdır, böylece kalan sap miktarı az olacağı için çürümesi ve mikroorganizmalar tarafından parçalanması daha kolay olacaktır. Anızların daha çabuk parçalanıp organik maddeye dönüşmesini sağlamak amacıyla toprağa kalan sapın yüzde biri kadar azot dengeleme gübresi verilmelidir. Yabancı ot ve haşereleri yok etmek için anızların yakılması yerine ilaçlı mücadele yapılmalıdır. Anız parçalama makinesi ile anız parçalandıktan sonra ekim makinesi ile ekim yapılırken sapların ekim makinesi ekici ayaklarını tıkamaması için toprağı yararak çalışan balta ayaklı ekim makineleri yerine diskli ayaklar kullanılmalıdır."