Emiralioğlu, tüm uyarılara rağmen anız yakanların ciddi para cezaları ile karşı karşıya kalacaklarını da hatırlatarak, anız yakan çiftçinin kendi cebini de yakmış olacağına dikkat çekti.
Çiftçilerin bazı yararlar umularak özellikle toprak işlemeyi kolaylaştırma böcek ve diğer zararlıları yok edip bitki hastalıklarını önleme, toprak verimini artırma gerekçeleri ile hasat sonunda tarlada kalan ürün artıkları, yani anızları yaktığı biliniyor. Oysa toprağın en önemli kısmını bitki artıklarının çürümesi sonucu meydana gelen organik maddeler teşkil ediyor. Ürünün biçilmesi sırasında yere düşen ürün tanelerini yakmak da dolayısı ile bu ekosistemde yer alan hayvanların bu besinlerden mahrum kalmalarına yol açıyor. Anız yakılması ile sap ve samanın yok edilmesinin yanında organik maddelerinde yok edilmesine neden oluyor. Bunun neticesinde ise toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik değeri bozulmakta toprağın organik maddesi azalarak toprağın geçirgenliğini artıyor. Hasat sonrası tarla yüzeyinde kalan materyaller, toprağı tavında tutmakta ve bilhassa meyilli arazilerde su ve rüzgâr erozyonuna engel oluyor.
İl geneline hasat mevsiminin başlamasıyla birlikte anız yakılmasının önüne geçmek amacıyla bir dizi önlem alan Kahramanmaraş Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, birçok kurum ve kuruluşla ortaklaşa çalışarak bu sorunun çözülmesi için uğraş veriyor.
Anız yakılmasına ilişkin olarak atılan adımları kuruma ait resmi internet sitesinden duyuran Kahramanmaraş Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü İhsan Emiralioğlu, açıklamasında;
“Kahramanmaraş'ta ilçeler ve mahallelerimizde devam eden eğitim toplantıları ile ilimiz genelinde 2015 yılı hububat hasadı sonrası, toprağa ve çevreye vereceği zarar göz önüne alınarak anız yakılmasının önlenmesi için alınacak alternatif tedbirlerle ilgili olarak ilgililerin, görevlilerin ve kamuoyunun bilgilendirilmesinin sağlanması amaçlanmaktadır. Anız yakılması hadisesi, toprak başta olmak üzere tüm fauna ve floramızı olumsuz yönde etkilemekte, trafiği tehdit etmekte, haberleşme ve enerji hatlarındaki direklerin yanmasına neden olmakta, orman, bağ, bahçe, tarlada biçilmemiş ürün ve ev yangınlarına sebep olmaktadır.
Sorunun çözümünde paydaş kurum ve kuruluşlar olan belediye başkanlıkları, jandarma komutanlıkları, emniyet müdürlükleri, kaymakamlıklar, Orman Bölge Müdürlüğü, müftülükler, milli eğitim müdürlükleri, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, karayolları, ziraat odaları, muhtarlıklar, basın ve sivil toplum kuruluşları ile koordineli bir şekilde çalışmalarımız devam etmektedir. İlimizde özellikle hububat ve mısır hasadından sonra tarlada geriye kalan anızın, yanlış ve eksik bilgiden kaynaklı olarak yakılmasının önlenmesine yönelik olarak üreticilerimize, İl Müdürlüğümüzce bilgilendirme çalışmaları sürdürülmektedir” ifadelerini kullandı.
Anız yakan çiftçilere uygulanacak para cezalarıyla ilgili olarak da değerlendirme yapan Emiralioğlu, “Bütün uğraşlara rağmen çiftçilerimiz tarafından anız yakılması halinde 6831 sayılı Orman Kanunu, 2872 sayılı Çevre Kanunu ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 32. maddesi hükümleri uygulanmakta olup, anız yakma fiilinin orman ve sulak alanlara bitişik yerler ile meskun mahallelerde işlenmesi durumunda bu ceza beş kat artırılmaktadır” şeklinde konuştu.